BENRİ SUN PROTECTİON LOTİON SPF 50+ / BENRİ GÜNEŞ KREMI

Yaz ayları en kavurucu sıcaklıkları ile devam ediyor. Böyle günlerde güneş koruma faktörü içeren ürünlere olan ihtiyacımız da giderek artıyor. Sektör bize bu alanda çok çeşitli ürünler sunmakta öyle ki artık kullandığımız fondöten, ruj, kremlerde bile SPF bulmak mümkün. Ancak bu tarz ürünlerde ki güneş koruma özelliği oldukça düşük SPF 15 oluyor genellikle. Hassas cilde sahip olanların bu tarz küçük koruma faktörü içeren ürünleri kullanması bekledikleri etkileri alamamalarına sebep oluyor. Bu yüzden daha yüksek SPF 30-50 gibi ürünleri tercih ediliyor.

Gratis mağazalarında indirim standında tanıştığım pamuklarının ün saldığı BENRİ markasının Türkiye'ye yeni gelen güneş kremini alıp deneme fırsatı buldum. Ürünün ambalajı oldukça hoş ayrıca Kapağı da ilgi çekici. Alışık olduğumuz pompalı Kapağı çevir çıkar ambalajlarımdan değil. Kapağı yarım ay şeklinde çevirip ürünü sıkıyoruz sonra o yarım ay şeklini geri çevirince kapağa hiç bir bulaşma olmadan kapanıyor. Krem formda ki ürünlerde yaşanan kapak problemi de çok güzel bir şekil de çözülmüş.

Güneş kreminin içeriğine gelecek olursak; krem standart güneş kremleri gibi beyaz ve bildiğiniz güneş kremi kokusunda. Kremi uygulayıp 20 dakika sonra güneşe çıkmak gerekiyor. Ayrıca denize, havuza girip çıktıktan sonra da tekrar uygulama yapmamızın daha iyi olacağı ambalajının arkasında ki kısımda da belirtilmiş.

Kremi yüzümüze uyguladığımız an o çok korkutan ruh gibi bembeyaz olma durumu kesinlikle yok. Ancak parlama baya oluyor. Güneş kreminin etkisi oldukça iyi. Ben açık tenli bir birey olarak bronzlaşmak yerine baya baya kızardığım için her zaman Güneş'e çıkarken korku yaşıyorum. Ama bu ürün benim bu korkumu yendi diyebilirim. Hassas cildimde de aşırı bir reaksiyona sebep olmadı. Karma olan cildim de anladığım kadarıyla kuru cilt tiplerine çok uygun olacağını düşünmüyorum çünkü kuru olan alın bölgem de hafif döküntüye sebep oldu ama yüzümün en hassas Bölgeleri olan göz altı ve yanak kısımlarımda oldukça iyi etki etti. Ben denizden çıktıktan sonra tekrar uygulayıp öyle güneşlendim ve ne bir aşırı kızarma ne de yanma olmadı cildimde.

Güneş kremi arayışında olup hassas cilde sahip olanlar bu kreme bir şans verebilirler. Şuan Gratis mağazalarında güneş kremlerine göre oldukça ucuz bir fiyata satılıyor ve gerçekten SPF 50 nin hakkını veren bir krem olduğunu düşünüyorum.

AGİSS ROLL-ON ISITICILI AĞDA SETİ

Bayan olmanın en acı ve en zor yanlarından birisidir ağda. Kimimiz kuaförde yaptırmayı tercih ederken kimimiz ise evde kendimiz yapıyoruz. Tabi ki bu maddeyi hafife almamak lazım. Yıllarca belki de kendimi bildim bileli bu tarz işleri kuaförde yaptırmayı tercih ediyorum. Ancak bazı insanlar steril mevzusu açısından kuaför salonlarını doğru bulmuyor ve evde kendi çabalarıyla hallediyor işlerini.

Bahsedeceğim ürün de evde ağda yapmak isteyenler için hazırlanmış bir set. Ve marka" kuaförde ki gibi" diye büyük bir iddada da bulunuyor.

Bilindiği gibi roll-on tipi ağdalar daha ince tüyleri almakta oldukça başarılı. Koltuk altı ve bikini bölgesi için daha yoğun olan ağdalar tercih ediliyor haliyle. Piyasada evde bütün ihtiyaçlarımızı gidermek için ürün bulmak mümkün. Bu da onlardan biri.

Ben ürünü araştırınca A-101 mağazalarında da satıldığını gördüm ki herkese yakın olan bir A-101 mutlaka vardır buralardan temin edebilirler.

Ürüne geçecek olursak; oldukça basit yapılı bir ısıtıcı ve setin içinde 2  adet roll-on ağda, 1 adet ağda bezi ve çok miktarda ağda sonrası yağlı mendil bulunuyor.

Isıtıcı öyle hemen ağdayı ısıttığı da söylenemez yani ağda yapmadan biraz önce ısıtıcıyı takıp beklememiz lazım. Ağdaların kalitesi gerçekten çok iyi ve sir yapısı da oldukça başarılı. Bunun yanında çeşitli türde ağda bulmanız da mümkün rengarenk farklı renklerde.

Üstte de dediğim gibi bu tür ağdalar genelde kol ve bacak bölgesi için oldukça uygun ve deneyimimde de bunu gördüm ancak bikini ve koltuk altı daha sert yapılı olduğu için büyük ihtimal beklenen etkiyi vermeyecektir. Evde rahat bir şekilde ağda yapmak bu ürünle oldukça kolay ve işin belki de en iyi tarafı fiyatı oldukça ucuz ve çoğu yerde rahatlıkla bulunabilir olması.

LE PETIT MARSEILIAIS DUŞ JELİ

Reklamlar, bloggerlar, vloggerlar , reklam sayfaları bu Akdeniz'in ünlü markasını konuştu durdu. Fransa'dan ithal bu duş jeli ülkemizde Watsons ve Gratis mağazalarında ki yerlerini aldı. Ürün oldukça şirin ve renkli ambalajları ile bizi karşılıyor. Alışık olduğumuz şeffaf kapların yerini mat bir dış kap almış oluyor bu markada. Lavanta balı, vanilya sütü gibi duş jellerinde alışık olmadığımız kokular da bu ürünün dikkat çeken özellikleri arasında. Duş jelinden çikolata ve meyve gibi kokuları almaya alışık olan yurdum insanı bu yeni marka ile bambaşka kokular almaya hazır olmalı.

Ürünün ekstra yumuşaklık gibi vaadleri var. Aslında ben bunu duyunca aklıma ilk bazı duş jellerinde olan vücüttan temizlenmiyor da sanki köpürememiş kimyasal hep üzerimde gibi bir şey bekliyorum. Ancak bu üründe onu yaşamadığımı ve bunu yaşayıp rahatsız olanların gönüllerini rahatlatacak bir duş jeli olduğunu söylememde fayda var.

Köpürmesi zaten gayet kıvamında. Ancak kokusu.. Işte can alıcı nokta tam buradan başlıyor. Bildiğimiz tüm kokuları şu dakika itibari ile unutun. Bunların kokusu bambaşka. Banyonun buharında insanı boğan rahatsız edici zerre kadar bir yanı yok. Yetmiyor gibi duşta aklımda kalan köpürttükçe köpürtmek istemem oldu :)

Şahsen sabuncu bir birey olarak her zaman duş jellerine şans versem de yine klasik duruma dönerdim. Ama bu ürün beni fazlasıyla memnun etti. Ve büyük vaadi ekstra yumuşaklığı duştan sonra saatlerce hissettim.

Ürün çok fazla koku kategorisine sahip. Gidip Watsons veya gratisten koklayıp size uygun olanını seçin ve kullanın :)

WATSONS DE- STRESSİNG FACE MASK | ALOE VERA

Cilt tipimize uygun maskeyi bulmak oldukça zor. Hele bir de hassas bir cilde sahipseniz. Geçen gün Watsons mağazasında yine derin bir maske arayışı içine girmişken yeşil paketiyle Aloe Vera içeren çamur maskesi ile karşılaştım. Denemekten zarar gelmez denek oldum sonuçta ( makyaj Bloger olma Gereği )  alıp deneyip sizlerle paylaşmak istedim.

Bir kaç gün kullandıktan sonra ınstagram hesabımdan fotosunu yayınlayınca maskenin aşırı heyecan uyandırdığını da anladım ve bir kaç gün daha deneyip tam bir bilgi vermek için bekledim ve o gün geldi :)

Ilk olarak maske oldukça Sıvı bir biçimde ve bildiğiniz yeşil renkte ayrıca oldukça yumuşak bir kokusu var. Cilde sürüp 10-15 dakika arası beklettikten sonra bol su ile yıkıyoruz. Maskeyi göz altı ve dudak çevresinden uzak tutmakta fayda var çünkü cildimizde ki aşırı hassas olan bu kısımlara beklenmedik bir etki göstermesi oldukça mümkün.

Maskeyi yüzümüze uygulayıp beklemeye başlayınca çok hafif tatlı tatlı bir kaşınma gibi cildi germe oluyor ancak bundan daha kötü yani sızlamaya başlarsa cildiniz hemen yıkamayı unutmayın. Bu küçük kaşınm da cildi derinlemesine temizlediğini hissediyorum ayrıca cilde verdiği nem ve yumuşaklıkta bir maskeden beklenmeyecek mükemmel bir ayrıcalıktır bence.

Şunu da belirtmek istiyorum ki bu maske özellikle belli bir yaşı geçmiş yani 35 yaş ve üzeri cilt için bende yaptığı etkiden çok daha fazlasını yapıyor. Annemin aşırı hassas ve ne sürerse sürsün kızaran cildini yeniden canlandırdı ve ekstra nem sağladı. Deneyip beğendiğim sayılı cilt maskelerinden haftada en fazla 3 kere yapılması öneriliyor. Çamurdan gelen bakım bu maske olsa gerek :)

AVON SAÇ DÜZLEŞTIRICI TARAK

Geçen gün ınstagram hesabımdan avon kargomu paylaşmış ürünleri inceleyip hepsi hakkında bilgi vereceğimi söylemiştim. Bu da inceleme serisinin devamı niteliğinde bir yazı olacak.

Kargo fotoğrafında da düzleştirici biçiminde ki bu tarağı fark etmişsinizdir. Tarak aynı saç düzleştirici modeli göz önüne alınarak tasarlanmış. Tarağın yapısı kalın dişli. Iki kısımdan oluşuyor ve bir yay ile iki bölüm desteklenmiş durumda.

Tarağı kullandım ve gerçekten beğendim. Saça pırasa gibi aşırı bir düzlük sağlamasa da saçın aşırı kabarmasını ve dalgalanmasını önlediği gibi doğal bir düzlükte veriyor. Saçına aşırı ısı kullanmadan düz bir şekil almasını isteyenler kullanabilirler. Ben banyodan sonra saçımı kuruturken tarağı da kullandım. Kurutma makinasının ısısı ile saçıma bir nevi düz fön etkisi de vermiş oldum bu sayede. Tarak bence amacına uygun ve fiyatı da oldukça makul. Saça gerçekten aşırı doğal bir düz görünüm sağlıyor benim tavsiyem bu tarağı kullanmadan önce büyük bir tarakla saçın tüm karışıklığını açmanız ve daha sonra tarağı kullanmanız.

AVON BRIGH START SPF 15 FONDOTEN

Avon yeni kataloğumda bu ay bizi tazelememiş ve canlanmış görünüm veren fondoten adlı altında bright start SPF 15 fondoten ile bizi karşılıyor. Avon'un iddasına göre fondotenin anında cildi parlatma ve canlı gösterme etkisine sahip. Bende uzun zamandır cildimi parlak gösteren bir fondoten arayışı içerisindeydim. Avon katalogunu elime alınca bu fondötene rastlayıp hemen sipariş verdim. Yanında bir de pembe Sünger de aldım. Ürün kısa sürede elime ulaştı ve bende kullandım şimdi ürün hakkında ki görüşlerime gelince;

Ürünü açar açmaz pompalı kapağı ile sorun yaşadım uzun süre Ürünün çıkması için basmak zorunda kaldım. Benim rengim almond isimli en açık rengi cilt tohumla da uyum sağladı. Ancak bb ve cc kremlerden oldukça farksız bir fondoten ile karşılaştım. Cildime çok az bir kapatıcılık verdi ve neredeyse hiç canlılık ve Parlaklık kattığını göremedim. Ürünün bir kötü özelliği de uzun süre ciltte kalmaması bir kaç saat sonra cildimin ürünü emdiğini ve tazelemem gerektiğini fark ettim. SPF 15 özelliği olması güneş koruma Faktörü açısından oldukça iyi. Ama bu fondoten benim beklentimi karşılayamadı. Pembe süngere gelecek olursak kokusu beni gerçekten rahatsız etti ve normal makyaj süngerleri gibi değilde daha çok plastik yapılı bir Sünger olduğu için ürünü homojen yaymadığını da fark ettim.

Bu fondoteni çok sık kullanacağımı zannetmiyorum. Cildi Yağlı olanlar için belki Vaad ettiği etkileri verir ama benim karma cildime bir Parlaklık katmadığı gibi kullandığım bb kremlerden oldukça farksız.

SYOSS SAÇ KREMI KERATIN MÜKEMMELLİĞİ

Saç rutini ile devam edeceğim. Saçlarım için çok farklı markaların çeşitli ürünlerini denemeyi çok seviyorum ve gariptir ki bir seriyi alıp kullanmak yerine her serinin bir ürününü alıp kendime uygun bir seri oluşturmaya çalışıyorum. Benim saçlarımın uç kısmında yoğun kül sarısı ombre mevcut bu durumda saçlarımın aşırı kuruyup kırılmasına yol açıyor. Geçenlerde her zaman ki gibi kuaförüme saç bakımı yaptırmak için gittim o da bana saçlarım için iyi bir saç kremi kullanmazsam çok yakında büyük bir saç kesimi yaptırmak zorunda kalacağımı söyledi ve bana SYOSS PROFESYONEL PERFORMAS KERATİNLİ SAÇ KREMİ' ni önerdi. Bende en yakın kozmetikçiye uğrayıp kremi edindim.

Normal bildiğimiz saç kremlerine göre oldukça büyük bir ambalajda beni karşıladı. Tam tamına 700 ml. Satıcıda bana bu ürünü genelde kuaförlere sattığını anlattı. Kremin içeriğinde ki keratin sayesinde %100  dayanıklılık ve onarım, esneklik ve canlılık, ışıldayan Parlaklık vaad ediyor. Ben kuru ve cansız saçlar için olanını tercih edip kullanmaya başladım. Öncelikle keratin saçın doğal bir bileşeni ve saça canlılık katan en önemli unsurdur. Saç kremi oldukça güzel kokuyor ancak durulanması diğer saç kremlerine göre daha zor oluyor. Banyodan çıkınca Islak saçta bile parlama etkisi gözle görülür şekilde belli oluyor. Ayrıca kremin oldukça büyük olması Kullanım ömrünü de artırıyor. Beni tek hayal kırıklığına uğratan nokta ise fazlaca bir onarımın olmaması. Bu eksikliği de saç maskesi ile dengeliyorum. Eğer saçlarının mat bir görünüme ve çabuk kırılan bir yapıya sahipse bu krem işinizi görecektir.

BIOBLAS | YAVAŞ UZAYAN SAÇLAR

BIOBLAS markasının saç dökülmesine karşı şampuan serisinin yavaş uzayan saçlar için Sarmaşık Özlü serisi incelemesi yapacağım.

Şampuan kırmızı kutuda oldukça şeker ve üzerinde büyük vaadler bulunuyor. Şampuan hem saç dökülmesi Karşıtı hem de Saçları hızlı uzatma etkisinde olduğu söyleniyor.

Ancak şampuanı uzun süredir kullanmama rağmen saçımda ekstra bir uzama göremedim. Saç dökülme kısmı ise diğer şampuanlarla neredeyse aynı ölçüde bu anlamda da ekstra bir şey göremedim. Bütün bunların yanında saçımda aşırı derecede matlaşma ve yıkamanın ertesi günü yağlanma meydana geldi. Benim saçım zaten Yağlı bir Yapıya sahip ancak şampuanın bitkisel özelliğinin de saçtan tam olarak temizlenmediğini fark ettim.

Şampuanı kullanıp memnun olan insanlar mevcut ama bende beklediğimi ve Vaad ettiği etkilerin hiç birini göstermediği gibi bitene kadar benim için büyük bir işkence oldu. Saçları neden matlaştırdığı konusunda kesin bir fikrim yok büyük ihtimal içinde ki hem bitkisel özellik hem de Sarmaşık özü böyle bir etki yararmış olabilir.

Şampuanın rengi simsiyah ve kokusu da hoş sayılmaz. 400 ml bir ambalajda ve phytosterol içeren bitkisel formülü ile yüksek performanslı bakım yaptığını söylüyor. Saç kremi kullanmadan saçın taranması ve yumuşak bir hal alması da neredeyse imkansız.

Bu ürün benim için bir daha alınmayacaklar listesine girdi bile.

TIRNAK BAKIMI

Bakımlı olmanın bir Gereği ve en güzel göstergesi olan ellerimiz ve tırnaklarımızdır. Tırnaklar uzadıkça güçlerini kaybeder, zayıflar ve kırılmaya başlar. Ayrıca sürekli ojeli  kullanmanın bir sonucu olarak sararma görülür. Bu sebeplerle kuaförlere gidip manikür gibi işlemler uygulatıyoruz. Ancak evde fazla vaktimizi almayacak işlemler yaparakta Tırnak bakımını tamamlayabiliriz.

Öncelikle tırnaklarımızın düzgün ve fazla ete yakın olmamak kaydı ile kesilmemiş olmasına dikkat etmelityiz. Ayrıca Tırnak uzama döneminde kesinlikle sürekli törpüleme yapmamalıyız bu uzayan tırnağın güçsüzleşip kırılmasına sebep olacaktır. Tırnaklar uzamaya başlarken ılık bir su içine 5-6 damla limon damlatıp tırnaklarımızı bu karışımın içinde bekletiyoruz böylece tırnaklarımızın hem rengini açıyoruz hem de güçlü uzamasına yardımcı oluyoruz.

Tırnağımız istediğimiz uzunluğa gelince törpüleme işlemi ile istediğimiz gibi şekillendirip ojeleyebilriz. Kullanacağımız ojleri iki kat sürmek hem ojenin ömrünü uzatır hem rengini daha iyi ortaya çıkarır hem de Tırnak üzerinde daha kalın bir tabaka oluşturacağı için kırılmayı aza indirir.
Oje sürerken Tırnak çıkış Noktası olan kısıma fazla sürmemeklte fayda var bu parmakta hoş bir görüntü oluşturmaz.

Tırnak bakımının yanında el bakımı yapmayı da ihmal etmemeliyiz. Ellerimizi cilt tipimize göre Nemlendirici ile nemlendirmeliyiz. Tırnak bakımın haftada bir uygulamakta fayda var.

Doğal Cilt Bakımı | PİRİNÇ SABUNU

Cildimiz günlük olarak temizlenmeye ve nemlendirilmeye ihtiyaç duyar. Cilt temizliği için bir çok cilt temizleme malzemeleri bulunur. Bunların cildi temizlediği aşikâr ancak ben cildimi sabunla temizleyince daha derinlemesine temizlenmiş ve arınmış hissediyorum.

Sizlere bahsedeceğim sabun kokusu ile bir muhteşem. Bu sabunun cilt beyazlatma ve cilt kırışıklığı giderme gibi özellikleri mevcut. Malumunuz pirinç suyu cilt beyazlatmak için yıllardan beri kullanılıyor. Peki bunun sabunu ne kadar etkili biraz da bundan bahsedelim. Ürünü yaklaşık bir aydır kullanıyorum ekstra bir beyazlık kattığını açıkcası fark edemedim ve bazılarının belirttiği nemlenme işlevini hiç karşılamadı ki her sabun gibi cildi kurutuyor ve muhakkak cildin sabunlandıktan sonra nemlendirilmesi gerekiyor.

Kırışıklık karşıtı özelliği ise gözlemlediğim kadarıyla mevcut ve etki ediyor. Benim göz çevremde ki çok hafif kırışıklığı ortadan kaldırdı.

Bu ürünü cilt temizleme özelliğinden çok memnunum ve cilt lekeleri konusuna da değinecek olursak çok hafif olan cilt lekelerinde etkili ancak çil ve koyu lekelenmelerde çok hafif renk açma özelliği var.

Doğallığı ve cildi kusursuz temizleme özelliği nedeniyle denenmesi gereken bir ürün. Uzun vadeli kullanımlarda cildi beyazlatma, lekeleri giderme ve kırışıklıkla mücadele özelliklerine sahip.

DOĞAL CILT BAKIMI | AYVA MASKESI

Çoğumuz kozmetik ürünlerin içeriğinde ki kimyasalların ilerleyen zamanlarda cildimize nasıl bir etki edeceğini bilmiyoruz ve bu durum bizi düşündürmeye sevk ediyor. Emin olun bende aşırı kimyasallara karşı çok hassasım ve cildime herhangi bir şeyi kullanırken sürekli tedirgin oluyorum. Tabi ki bizim gibiler için hiç bir yan etkisi olmayan tamamen doğanın bize hediyesi olan malzemeler kurtarıcımız oluyor. Doğal ürünleri evimizde olan malzemelerle çok ucuza yapıp uygulayabiliriz.

Benim size bahsedeceğim maske ayva maskesi. Hazır mevsimiyken hepinizin kullanmasını tavsiye ederim. Yapımına gelince bir ayvanın içinde ki çekirdekleri alıyoruz ve küçük bir kaba koyup üzerine az miktarda su ilave edip bir gün beklettikten sonra jel şeklini aldığını görüyoruz. Bu malzemeyi pamuk yardımı ile cildimize uyguluyoruz. Ben genellikle uygulayıp uyumayı tercih ediyorum. Çünkü cildimiz gece uyurken kendini yeniler ve bu doğal maske de bu sırada cildin kendini daha iyi toparlamasına yardımcı olur.

Ayva çekirdeğinin cilde faydaları oldukça fazla. Sivilce, cilt lekesi, gözenek açıklığı, kırışıklık gibi sorunlara karşı iyi gelme özelliği var. Ayrıca ben kullanırken cildimde nemlenme olduğunu da fark ettim.

Tamamen doğal ve kolay olan bu maskeyi hem yapmak hem de uygulamak oldukça kolay ve pratik. Düzenli Kullanım ile etki etmesi muhtemel. Tam da mevsiminde olduğumuz bu meyvenin çekirdeğini kullanalım ve en doğal bakımımızı yapmış olalım.

Özgecan Aslan

Uzun süredir Paylaşım yapamıyorum. Sebebi aslında çok açık, ülkemizde her gün kadına şiddet gittikçe artıyor ve artık dayanılmaz bir hal aldı. Gün geçmiyor ki şiddete maruz kalan bir kadın haberi almayalım. Bu nasıl dayanılmaz bir acıdır nasıl katlanılır inanın hiç bilmiyorum. Ama Müslüman bir toplumun böyle olaylarda baş rol oynamasına da dayanamıyorum.

Sosyal medyada #sendeanlat tag'ı ile binlerce yazı paylaşıldı ve hepsi ürpertici. Açık konuşmak gerekirse bu ülkede kadın olup laf yemeyen, tehdit edilmeyen, utandırılmayan kadın neredeyse yoktur. Ama bizim Özgeden tek farkımız ölümün bu tür olaylarda bizi teğet geçmesidir.

Kadınlar olarak takıntılı bir Erkeğin teklifini kabul etmemek, veya bir ilişkiye son vermek o kadar çetrefilli o kadar dayanılmaz sorunlar doğuruyor ki.

Hepimiz otobüse biniyoruz hepimiz yolda yürüyoruz eğer bu normal şeyleri de yapmayacaksak nasıl Özgür ve Eşit bir şekilde yaşayabiliriz ?

Dua ediyorum umarım özgecan sondur umarım bundan sonra tek bir kadının göz yaşı akmaz !

ELIDOR CANLANDIRICI KURU ŞAMPUAN

Yoğun yaşam temposunda cildimiz ve saçlarımız da bize ayak uydururken bazı sorunlar ortaya çıkabiliyor. Öyle gün oluyor ki başımızı değil kaşımak yıkayacak vakit yok. Hele bir de Yağlı saç tipine sahipseniz saçlarınız hergün beni yıka diye çığlık attığını duyuyorsunuzdur.

Son bir kaç yıl içinde kuru şampuanlar hayatımıza girmeye başladı ve birçok kozmetik malzeme satan yerlerde karşımıza çıktı. Her marka bir çok çeşit sunmakta.

Sizlere benim severek kullandığım Elidor canlandırıcı kuru şampuandan bahsedeceğim. Benim tanışmam tamamen evden çıkmamın acele olması gerektiği ve saçlarımın şeklini ve canlılığını kaybettiği bir günde oldu. Ben ürün için pek umutlu değildim kafamda ki sadece saçlarım azıcık şekilde girsin yeter şeklimdeydi. Ama ürün beni fazlaca yanılttı.

Uygulanışı saça ihtiyaç duyulan bölgelere bolca sıktıktan sonra 1 dakika bekleyip tarıyoruz. Bu işlemi yapıp saçıma şekil vermeye başladığım an farkı hissettim. Benim saç tipim diplerden yağlı ama saçımın yağını kuruttu bununla beraber saçlarımın şekil almasını bile kolaylaştırdı.

Ürünün bir diğer iddası ise su tüketimini %37 , enerji tüketimini %15 azaltmaya yardımcı olur yönünde. Kılışe bir laf olacak ama bildiğiniz çevre dostu :)

Benim saçlarım Boyalı değil ama ben Boyalı saçlar için olanını kullanıyorum. Bunun sebebi ise boyalı saçlar için üretilmiş olan saç ürünleri yıpranmayı ve sönüklüğü gidermeye karşı diğer çeşitlerine  göre daha iyi olması.

Saçlarımızı su ile temizlemek tabi ki en iyisi ve en iç ferahlatıcı yöntemdir ancak bu ürünleri saçımızı yıkayamadığımız ya da saçımıza şekil vermek zor olduğu dönemlerde kullanmak daha yararlı olacaktır. Fiyatı 13 lira gibi bir şey ki böyle bir ürün için bence gayet ucuz.

AVON CARE INTENSIVE RELIEF HAND TREATMENT

Kışın çok soğukluğuyla kendini belli ettiği bu günlerde cildimiz haddinden fazla kuruma gösteriyor. Hem havanın aşırı soğuk olması hem de üst üste giyinip cildimizin nefes almasını engellememiz cildin ihtiyacı olan nemden mahrum kalmasına sebep oluyor.

Kozmetik piyasası bu konu da binbir çeşit ürünle karşımızda. En ucuzdan en pahalıya doğru bir çok ürün bulmak mümkün. Ben sizlere katalog satışı yapan  AVON markasının çok kuru ve hassas ciltler için el kremi  hakkında bilgi vermek istiyorum.

Bu ürün yaptığı etkiye göre çok ucuz. Ellerimize sürdüğümüz andan itibaren etki etmeye başlıyor ve hemen nem kazanıyor ellerimiz ayrıca koruma konusunda da çok başarılı.

Çok kuru eller için nemi cilde hapsettiği klinik olarak test edilmiş. HipoAlerjenik ve alerji testi yapılmış. Yani krem bütün etkileri test edilmiş ve kuru-hassas cilt tipi için uygun olduğu kanıtlanmış.

Hem kremin ucuz olması hem de etkisinin iyi olması bu ürünü kullanmak için bize bolca sebep veriyor. Ben kullandım ve memnun kaldım. Özellikle bu aylar için oldukça ideal. 

TARZ mıyız ?

Günümüzde çokça kullanılan bir terim üzerinde duralım " Tarz " anlatıla anlatıla bitirilemeyen üzerine programlar yapılan bunun için para kazanan insanların da olduğu önemli hale getirilmiş bir kelime.

Peki tarz nasıl olunur ? Programları izleyerek mi ? Ya da bir Modacı ile anlaşıp bu işe para yatırarak mı ? 

Şimdi bu sorulara genel bir cevap vererek konuyu irdeleyelim.

Öncelikle işe kendinizi tanıyarak başlıyoruz. Vücudumuzu, tenimizin rengini, bütçemizi iyi bilmemiz gerekiyor ve belki de en önemlisinden biri de kararlı olmak.

Vücut tipimizi iyi bilirsek nasıl bir kıyafet giymemiz gerekir, bize neler yakışır bunu çok iyi anlarız ve alışverişe çıkınca alacağımız şey hakkında ön bir planımız olmuş olur. Ten rengimiz de bence kıyafet seçerken dikkat edilmesi gereken bir konu çünkü giydiğimiz kıyafet bize yakışmalı bunu da kendimize yakışan renkleri bilerek sağlarız. Bilindiği gibi temel renklerin yanında bir de ton dediğimiz her rengin açık orta koyu halleri de mevcut. Bembeyaz bir tende aşırı beyaz bir kıyafetin nasıl bir etkisi olabilir ki ? Ve tabi ki bütçe eğer maddi durumumuz iyi ise bir stil danışmanı ile çalışmak tabi ki mükemmel olacaktır ancak belirli bir bütçemiz varsa buna göre mağazalara gidip ona göre kıyafetler alırız. Bu ön planları bilir ve kafamızda hallettiysek sıra TARZ olmakta.

Aslında bu çokta zor, karmaşık bir şey değil. Şimdi sizlere bunu örneklerle anlatacağım. 2014 bahar Döneminde kot gömlekler adeta bedava dağıtılmışcasına karşımızdaydı. Insanlar bunu genelde ya pantolon içine alarak kullandı ya da üzerine bir çeket kazak giyerek. Böylece büyük bir çoğunluk aynı tip oldu. Ama kot gömleğinin göğüs kısımına küçük taşlar takıp kolları geriye katlatıp gömlekteki taşlara uygun bileklik takan birinin izlenimini verdi mi ? Tabi ki hayır. Işte Tarzı böyle ufak noktalarla yakalayıp farklı olabiliriz.


Ancak şunu da belirtmekte fayda var Tarz bir bütündür ayakkabımızdan saçınızda ki tokaya kadar bunu yakalamalısnız.

Yine gömlekten devam edersek oduncu gömleği aynı tip renk renk karşımızda. Bu gömleğin üzerine içinde ki renklerin tam aksine uzun bir kolye takmayı hiç denediniz mi ? Bence deneseniz iyi edersiniz :)

Büyük yankı uyandıran ve vücudumuzu belki de en doğru şekilde göstermemizi sağlayacak olan jean pantolonlar.   Üstte de bahsettiğim gibi Vücudu tanımak burada en önemli mevzu. Pantolonun Vücutta oturması ve ne fazla sıkması ne de aşırı bol durması hoş bir görüntü sağlamaz.

Bu yazıda size sadece bu konuyla alakalı bir giriş yapmak istedim.
Size tavsiyem alışverişe çıkarken ne almak istediğinizi neye ihtiyacınız olduğunu bilin ve yanınıza mutlaka zevkine güvendiğiniz birini alın , kıyafetleri denemeden satın almayın , kıyafetlerin üzerinde oynamaktan korkmayın. Sakın unutmayın ki tarz olmak için baştan aşağıya kadar tam bir kombin içinde olmamız gerekir. Ayrıca moda dergilerini mutlaka inceleyin trendleri takip edin. Bahsettiğim gibi basit bir gömleğe bile yapacağımız ufacık bir değişiklik Bambaşka görünmesine sebep olacaktır.

Bu yazı tarz mıyız konusunun birinci başlığı. Bu konu hakkında uzunca Başlıklar yazmayı düşünüyorum umarım yararlı olur bu yüzden takipte kalın Hoşçakalın :)

SUDOCREM

Sabah uyandık ve aynaya baktık, aman Allahım sivilce! İşte bu görüntü gün boyunca aklımızın o ufacık ama kızarıklığı yüzünden direk dikkati çeken yerinde olmasına sebep olur. Istekli veya istemeden elimizle dokunuruz ki bu sivilcemizin ömrünü daha da uzatıp diğer bölgelere de yayılmasına sebep olacaktır. Yediğimiz şeyler ya da yaşımızın gereği cildimizde akne ve sivilce oluşabilir, bence fazla dert etmeye gerek yok çünkü kozmetik piyasası yüzbinlerce ürünü ile karşımızda.

Ama benim size bahsedeceğim tamamen farklı bir amaç için üretilmiş ancak sivilce,akne,iltihap tedavisinde gözle görülür bir iyileşme sağlayan bebek bakım kremi yani " sudocrem ".

Bu krem bebek pişik kremi aslında ancak kremin cildi yatıştırma ve hassas ciltleri koruma gibi özelliğimden dolayı hem de bebekler için üretilmiş olduklarından aşırı kimyasaldan uzak ve kullanmakla karşı bir reaksiyona sebep olacak bir etkisi yok.

Sanıyorum kremin içinde ki pudralı yapı sivilceyi iyileştirmede en önemli etki. Ancak cildimizin sorunsuz bölgesinde cildimiz yağlıysa birazcık daha yağlandırma kuru ise biraz daha kurutmaya sebep olduğunu gördüm. Gece uyumadan önce sivilcemin üzerine hafifçe uyguladım sabah uyanınca sivilceyi bulamadım :) Hemen iyileştirme etkisi bu kremi ön plana çıkarıyor. Bütün bir cilde maske gibi uygulanmaktansa sadece sorun olan bölgeye ince bir şekilde uygulamak kremden beklenen etkiyi almak için yetecektir.

Sivilce,akne gibi sorunlarınız varsa bunun sebebi eğer vücut enzimiyle alakalı olmayıp doktor Kontrolü gerektirmeyen cinsten bir iltihaplanmaysa bu kremi kullanıp sivilcelerinizden kurtulabilirsiniz.

AQ COLORS CONTACT LENSES

Öncelikle merhaba :) sizlere AQ COLORS CONTACT LENSES'ten bahsetmek istiyorum. Lens kullanmak isteyenler bu yüzden kafası karışık olanlar ya da iyi bir lens markası arayanlar yazının devamına bakmalarında fayda var.

Lens kullanımı günümüzde oldukça arttı. Gerek renkli gözlere sahip olmak için gerekse gözleri belirli derecede bozuk olup gözlük kullanmak istemeyenler için lensler önem kazandı. Lens kullanımının yararı kadar zararlarını da göz önünde bulundurmak gerekir. Bu yüzden lens kullanmadan önce mutlaka göz doktoruna başvurulmalıdır. Ayrıca lens kullanımı oldukça zor olup lensin sterili ve doğru kullanımı çok önemlidir. Gözler lense alışıncaya dek sürekli sulanma ve kanlanma görülür. Lenslerin yapısı aşırı hassas olduğu için takıp-çıkarma işlemi sırasında büyük dikkat gerektirir. Bütün zorluklara rağmen lens kullanmak benim gibi alışmış insanlar için vazgeçilmez bir noktaya gelir :)

Sizlere bahsedeceğim lens renkli göz isteyen ancak renkli lenslerin yapay durmasından şikayetçi olanlar için en iyi önerim. Çünkü bu lens gerçekten gözünüzle bütünlük sağlıyor. Örneğin yeşil renk aldınız kendi gözünüz kahverengi emin olun o kadar güzel gözünüze oturuyor ki sizi yakından tanımayan biri için gözleriniz lens mi anlaması güç olacak.

Lensi iyi steril etmek ve dikkatli kullanmak onun ömrünü uzatan en önemli faktörlerden birisi bunu aklınızdan çıkarmayın!

Contact lensler malumunuz biraz daha büyük oluyor ve göze oturuncaya kadar ne kadar büyük olduğunu görebiliyorsunuz.  

 Renk seçenekleri ise resimlerde gördüğünüz gibi. Lens seçiminde eğer doğal dursun istiyorsanız kendi renginize uygun bir renk seçmelisiniz. Bu sayede daha doğal duracaktır. Örneğin kahverengi bir göz için green rengi daha uygun olur Ela gözlü biri için ise platınıum rengi doğallığı yakalatır. Eğer lens almaya karar verdiyseniz bu markaya mutlaka bakın derim. 

Makyaj üzerine bir küçük sohbet

Merhaba güzellikler :)  günümüzde makyaj yapmak neredeyse 7'den 70'e her bayanım vazgeçilmez bir tutkusu diyebiliriz. Artık çok küçük yaşta ki kızlar da bile geçmiş yıllarda düğün makyajı diye ifade edilen bol pudralı, allıklı, kıpkırmızı rujlu, abartılı farlarla yapılmış makyajları günlük hayatta görmek mümkün. Sizde fark ediyor musunuz her şeyin fazlası zarar ve gerçekten güzel durmuyor :( makyaj yapmalıyız kendimizi hem iyi hissetmek hem de güzel ve bakımlı gözükmek için ama makyajı yaparken kendi doğal güzelliğimizden ödün vermek ne kadar doğru ? Ya da şöyle bir soru da sorabiliriz; makyaj ürünlerini ne kadar doğru kullanıyoruz ? Örneğin Kapatıcı. Adı üzerinde kapatılacak noktaya sadece uygulanıp üzerine hafifçe pudra geçip sabitleyip kullanıyoruz. Peki kapatıcıyı yüzümüze bir kalıpmışcasına uygulamak ne kadar doğru ? Bu işlemle cildimizin nefes almasını bile engelliyoruz ve bu da cildimize büyük zarar veriyor böylece bir gün güzel olalım derken diğer günlerimizi aynanın karşısında mutsuz geçirmemize neden oluyor. Ayrıca makyaj ürünleri cildimize gelişi güzel uygulamak için üretilmiş şeyler değildir. Makyajında belli kuralları ve teknikleri vardır. Yüzümüze sürdüğümüz güzelim pembe allığı dağıtmayıp doğal görünüm vermezsek yüzümüze resim yapmayı bilmeyen bir insanın fırça izinden başka bir görüntü çıkarmaz. Ayrıca ruj ve allığın dengesi de çok önemli çünkü ikisinin birbirinden çok zıt bir halde olması dikkatimizi ikisi üzerinde de çeker ve gözümüz bunu hiç de hoş algılamaz.

Bence makyajı en güzel Gösteren şey dağıtmak. Fondöteni dağıt, allığı dağıt, farı dağıt :) ne kadar doğal durursa o kadar iyi :)

Ve son olarak kendi güzelliğinizin farkına varın ben ruj sürmezsem veya fondoten sürmezsem çirkin olurum kalıplarını yıkın. Emin olun ki gözünüze sürdüğünüz rimel bile normal bir gün için mükemmel gözükmenize yetecektir. Özel Günlerde en iyisini zaten yakalayacaksınız. Bakımlı olmak iyidir ama ölçülü bakım daha iyidir :)

HINT YAĞI MUCIZESI | Saç uzatma, saç bakımı

Iyi günler kızlar bugün sizlere benim uzun süredir saç bakımı için kullandığım doğal bir yağdan bahsedeceğim.  Yıllarca saçlarımın ucunda ki ombre nedeniyle saç uçlarım sertleşti ve zamanla koparak dökülmelere ve bu da devamında saçlarımın azalmasına neden oldu. Bu durum beni çok üzmüştü ki şans eseri Hint Yağı ile tanıştım. Bu tanışmadan sonra bu yağ saçıma doğal bir bakım yapmak istediğim de hep elimin gittiği ürün oldu.

 Aktarlarda çok rahat bir şekilde bulabilirsiniz. Bu yağın saça iyi geldiğini yağın özellikle saç bakım Yağı adı altında satılmasından anlayabiliriz. Bu yağ oldukça katı ancak elimizde bir kaç saniye ısıtınca sıvı hal alıyor. Saça nasıl bakım yaparız sorusuna gelince; bu yağ katı olduğu için avuç içimize bir miktar alıp iki elimizle ovuşturup ısıttıktan sonra saça uçlardan başlayarak dibe doğru uyguluyoruz. Eğer saçlarınız uzunsa saçınızın ucuna uyguladıktan sonra tekrar avuç içinize az  miktarda alıp saç diplerinize de uygulayabilirsiniz. Saçımıza Yağı sürdükten sonra yavaşça tarayıp saç bakımı için şeffaf ve poşet yapısında olan boneyi takıp yarım saat kırkbeş dakika beklettikten sonra saçımızı temizleyebiliriz. Bu yağ sayesinde saçınız ekstra bir yumuşaklık kazanacak ve zamanala uzamasında etkili olduğunu göreceksiniz. Onbeş günde bir uygulamakta fayda var çünkü ağır bir yağ ve kısa süre içinde üst üste uygulamaktan dolayı saçınız zarar görebilir. Saç uçlarında ki kırılma, kurumaya karşı da gayet başarılı. Saçlar güzelliği göstermek için çok önemli ne kadar bakımlıysa güzelliği de o kadar ortaya çıkarır :) kısaca bu Yağı denemelisiniz kızlar pişman olmayacaksınız.

AVON | ULTRA COLOR BOLD RUJ

Merhaba güzellikler :) bugün sizlere Avon Ultra Color Bold rujlarından "CORAL BURST" isimli muazzam kırmızı rujdan bahsedeceğim. Malum sevgililer günü de yaklaşmakta ve sevgililer gününün bence olmazsa olmazı kırmızı rujlarla mükemmeli yakalamak mümkün. Avon bu rujuyla oldukça iddialı, ruj SPF 15 özelliği ile dudakları hem güneşten hem de çevrenin zararlı etkilerinden korumasının yanı sıra yoğun pigmentli renge sahip. Avon'un Şubat kataloğunda da yer alan bu ruj 13,95 TL katalog fiyatı ile satışta.

Coral Burst isimli bu ruj koyu alt tonlu bir kırmızı. Avon'un vaat ettiği gibi rujun pigment özelliği gerçekten başarılı rujda gördüğünüz rengi tek katta dudağınızda görmeniz mümkün. Mat rujlarda karşılaştığımız dudağı kurutma bu rujda biraz daha dengelenmiş durumda. Bu rujda beni tek rahatsız eden rujun ilerleyen saatlerde dudakta sanki kalıp gibi duruyormuş hissi. Rujun yumuşak yapısı bir süre sonra ağırlığa sebep oluyor ve sanki dudakta kalıp varmış hissi uyandırıyor. Ancak rujun renk  pigmentasyonu çok başarılı ve özel günler için kullanılabilecek bir ruj. 

                            

Bu video ile de çok güzel parlak ve kalpli dudaklara nasil sahip olunur bunu görebilirsiniz :) 

rujlarla kıyasla farkı göreceksiniz. Renk rujda gördüğünüzün aynısı dudağınız da oluyor ki bu özellik bir rujdan sahip olunmak istenen en önemli özelliklerden birisi.

 

Rengi bir o kadar güzel bu ruju kullanmanızı

tavsiye ederim :) Görüşmek dileğiyle güzellikler..

Garnıer Saf & Temiz 3'ü 1 arada

Hassas cilde sahip kızlar buraya dikkat :) 

Çünkü bu ürün tam bize göre.. Dermatolojik olarak test edilmiş olması da içimizi rahatlatmaya yeten önemli bir özellik . Ürünün bize Vaad ettiği tek kutuda hem Temizlik hem Peeling hem de Maske olarak kullanılması. Temizleme özelliğimi çinko türevi ile zenginleştirilmiş formülünden alıyormuş. Yüze hafifçe yedirilip bol su ile durulanması sonucu bu işlevini yerine getiriyor. Peki gerçekten temizliyor mu?  Bu ürünü yaklaşık olarak 5 aydır belli aralıklarla kullanıyorum temizleme işini gönül rahatlığıyla gerçekleştirdiğini söyleyebilirim 👏 

Peeling etkisine gelecek olursak standart Peeling ürünleriyle hemen hemen aynı olup yüze dairesel hareketler yaparak uygulanıyor. Peelinglerin en sıkıcı özelliği olan yüzümüzü germe ve kurutma bu üründe de mevcut. Ancak basit bir Peeling etkisi arayanlar için bence ideal.

Üçüncü özelliği de maske. İçeriğinde ki beyaz Kil sayesinde cildi matlaştırma özelliğine sahip, cilde uygulayıp 5 dakika bekletmek yeterli. Diğer iki özelliğinden ziyade maskesi beni çok memnun etti, cildi karma ve yağlıya dönük insanların en büyük problemi olan parlamaya karşı ve gerçekten de cildi matlaştırıyor. Fiyat olarakta uygum bence denemekten zarar gelmez gönül rahatlığıyla tavsiyemdir.

Ürün hakkında daha Ayrıntılı bilgi sahibi olmak ya da başka bir ürünü incelememi istiyorsanız lütfen yorum bırakmayı unutmayın.

Sağlıcakla ve hep güzel halın ☺️ 

Ve işte bende bu kervana katıldım :) umarım herkes adına yararlı bir iş çıkarmış olurum. Bu blogda makyaj, moda, ilişkiler adına her konuda bilgi sahibi olabileceğiz. Soru ve isteklerinize göre şekil alacak olan bir sistem mevcut.

Benim blogum olduğuna göre biraz da benden bahsetmek gerekir :) bendeniz Merve üniversite Öğrencisi olup yakın bir tarihte mezun olacak anne kuzusu makyaj tutkunu ne giyeceğini bir hafta öncesinden düşünen bir varlığım. Şuan da kendimi anlatma konusunda da ne kadar başarısız olduğumu gördüm ve bunu da zamanla geliştirme kararı aldım :) meşhur bir laf vardır " zamanla tanırsınız " diye aynen öyle diyelim :)

Ömrümün bu günlerini yeni ve güzel şeyler olsun diye dua ederek geçirmekteyim. Umarım güzel şeyler de biz ona yürüdüğümüz için o da bize doğru gelir..

Fazla karıştırıp çorba yapılan bir yazı oldu ancak bu da bir açılış metni neticesinde.Bana;

Merve'nin Blogu adlı Facebook sayfasından

https://www.facebook.com/pages/Mervenin-Blogu/

@Mervesblog Kullanıcı adıyla Twitter'dan

Mervenın_blogu Kullanıcı adıyla Instagram'dan ulaşabilirsiniz :)